Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Rektör Adayı Prof. Dr. Muammer Karaayvaz; “ Üniversitemiz 100. yıl etkinliklerinin merkezinde ve lokomotifi olmalıydı” dedi. Karaayvaz konu ile ilgili yaptığı yazılı değerlendirmede; “ Tarihimizin altın harfle yazılı sayfalarından olan Çanakkale Savaşı’nın 100. Yılı geldi çattı. Keşke bu yılı üniversitemiz, yayımladığı kitaplarla, kalıcı eserlerle, gerçekleştirdiği ulusal ve uluslararası etkinliklerle geçirseydi. Ancak üzülerek ifade etmeliyim ki, 100. Yıla en fazla hazırlıklı olması, lokomotif görevi yapması gereken üniversitemizin maalesef hiçbir hazırlığı yoktur. Hatta bizim dışımızda ülkemizde ve yurtdışından birçok üniversitenin faaliyetleri bizi gölgede bırakacak niteliktedir. Oysa üniversitemizin 100. Yıl etkinliklerinin tam da merkezinde olması gerekmektedir. Şu ana kadar bu bilinç ve kararlılığın gösterilmediği açıkça ortadadır. Üniversitemizde bazı bireysel gayretler dışında kurumsal nitelikte geliştirilen ulusal veya uluslararası herhangi bir proje, bir etkinlik yoktur. Olduğu söylenen bazı çalışmalar da bir yerlere payanda olmaktan öteye gitmemiştir. Üniversitemizin uzun zamandır Çanakkale Savaşı’na ve 100. Yıla bakışı Terzioğlu Yerleşkesi’nden Gelibolu Yarımadası’nı seyretmekten ibarettir. Üniversitemiz bünyesinde iş yapabilecek birçok bölüm olmasına rağmen bu bölümlerin bilimsel yöntemlerle araziye inmesi için gerekli kaynak ve fırsat verilmemiştir. Bunu yapmaya çalışan kimi akademisyenler de bu girişimlerinden dolayı pişman edilmişlerdir. Şehitliklerimizin tespitinde başarılı çalışmalar yapan ve üniversitemizin adını hem ülkemizde hem de yurtdışında duyuran akademisyenlerden kimisi kadro verilmediği için başka bir üniversiteye gitmek zorunda bırakılmış, kimisi bir yüksek okula sürgün edilmiş, kimisi de değişik baskılara maruz kalmışlardır. Buradan soruyorum, bu durumda kaybeden kim olmuştur.
Üniversitemiz, 18 Mart Zaferi’nin kazanılmasında büyük öneme sahip, savaş sevk ve idare merkezini bile düzenleyip, tarihe yakışır bir hale getirememiştir. Burası gün boyunca topçumuzun ve askeri birliklerin idaresinin yapıldığı önemli bir tarihi mekândır. Bizim dönemimizde yapılacak ilk iş burayı düzenleyip tarihimize yakışır hale getirmek ve ziyarete açmaktır. Sayın Cumhurbaşkanımızın büyük önem verdiği ve himaye ettiği Çanakkale Savaşı’nın 100. Yılı faaliyetlerinde üniversitemizin söyleyeceği bir sözünün olmaması, olaya uzak ve kayıtsız kalması, üzücü olduğu kadar oldukça da manidardır. Yine 100. Yılda Çanakkale’den dünyaya verilecek barış mesajı için 102 ülke lideri Çanakkale’ye davet edilmiştir. Üniversitemize bu anlamda da büyük bir görev düşmektedir. Üniversitemizin bu evrensel barış mesajına katkıda bulunması bizim için de oldukça önemlidir” dedi.
“ Bizim Dönemimiz Yoğun Bir Çalışma Dönemi Olacaktır”
Karaayvaz kendi dönemlerinin yoğun bir çalışma dönemi olacağını kaydederek; “ Rektörlük görevine başlar başlamaz boşa geçirilen zamanların telafisini de yapacak şekilde vakit kaybetmeksizin yoğun bir çalışma içine girilecektir. Bu bağlamda bazı projeleri kısa sürede hayata geçireceğiz. Çanakkale Savaşı ile ilgili ülkemizde ve yurtdışında çok sayıda kitap, albüm, belgesel, film poster, yayımlanmıştır. Bu eserlerin toplanması dışında yurtdışından (Almanya, İngiltere, Fransa, Avustralya vb.) yurtiçinden sivil ve askeri arşivlerden mümkün olduğu kadar belgenin kopyalarının toplanmasıyla oluşturulacak merkez, yerli ve yabancı araştırmacılar için çok önemli bir merkez olacaktır. Bu merkezde ayrıca periyodik olarak söyleşiler, paneller gerçekleştirilecektir. Merkezin en önemli misyonlarından birisi de gazilerimizle ilgili sesli veya görsel malzemeleri bünyesinde barındırması olacaktır. Çanakkale Savaşı ile ilgili Osmanlı Türkçesi’nde basılmış eserler ve telif sorunu olmayan veya telifini alacağımız eserler taranarak elektronik ortama aktarılacak ve yurt içinden ve yurtdışından araştırmacıların ve halkımızın bu eserlere ulaşması sağlanacaktır. Yine aynı şekilde görsel malzemelere de buradan ulaşma imkânı olacaktır. Çanakkale Savaşı’nın öncesi, sırası ve sonrası ile ilgili olayları, kişileri doğru kaynaklar ışığında ele alan ve bilgileri içeren bir site yayına girecektir. Bu site ile Çanakkale Savaşı ile ilgili yanlış bilgilerin önüne geçilmesi, doğru bilgilerin ortaya konulması sağlanacaktır. Sitede genel olarak savaş tarihi, kronoloji, fotoğraflar, filmler, belgesellerin yanında yurt içinden ve yurtdışından birçok akademisyenin bilimsel çalışmalarına da yer verilecektir. Türkçe ve İngilizce olarak yayın yapacak site gerek duyulduğunda diğer dillerde de yayın yapacaktır. İlgili kurumlarla görüşerek Gelibolu Yarımadası’nda Kilitbahir Köyü’nde Kilitbahir Kalesi, Namazgah Tabyası (Aziziye Tabyası) Hamidiye Tabyası ve Mecidiye Tabyası’nın bulunduğu alanda, üniversitemize ait Namazgâh Kampüsü adıyla bir kampus oluşturmayı düşünüyoruz. Gelibolu Yarımadası’nda ve Gelibolu’da yüksek okullarımız haricinde üniversitemizin adına rastlamak mümkün değildir. Bu zaten başlı başına büyük bir olumsuzluktur. Bu kampüste bilimsel ve sanatsal atölye çalışmaları, sergiler, müzik ve şiir dinletileri, açık hava tiyatral gösterileri yapılacaktır. Yine aynı bölgede Çanakkale’nin ve Çanakkale Boğazı’nın antik dönemlerden günümüze kadar uzanan denizcilikle ilgili tarihi sürecin anlatıldığı “Çanakkale Denizcilik Tarihi Müzesi” oluşturulacaktır. Üniversitelerimizin büyük bir kısmında bahar şenlikleri adı altında sadece eğlenceye yönelik şenlikler düzenlenmektedir. Bizim dönemimizde bu şenlikler sadece eğlence olarak kalmayıp, üniversitemizin bilimsel faaliyetlerinin ve katma değer unsurlarının tanıtıldığı, sanatsal ve kültürel etkinliklerin düzenlendiği bir şenlik haline dönüştürülecektir. Bununla öğrencilerimizin, akademik ve idari personelimizin ve Çanakkalelilerin sanatın farklı dallarındaki birçok etkinliği bir arada bulacağı, üniversitenin bilimsel faaliyetlerinden de haberdar olacağı bir ortam sağlanacaktır. En önemlisi de bu şenliklere Çanakkale Savaşı’na katılan ülkelerden ve Türk Kültür Coğrafyası’ndan üniversiteli gençler davet edilerek şenliklerin bölge, ülke ve küresel barışa ve dostluğa hizmet etmesi sağlanacaktır. Bu vesileyle birçok ülkede üniversitemizin adı, bilimsel yayınlarımız ve projelerimiz dışında bu yönü ile de duyulacaktır. Çanakkale Savaşı’na katılan ülkelerin üniversiteleri ile öğrenci değişimi anlaşmaları yaparak, gençlerimizin o ülkelere gitmelerini ve onları tanımalarını, onların da Çanakkale’ye gelerek Çanakkale’yi ve insanımızı tanımalarını sağlayacağız. Bu hem Çanakkale’nin hem üniversitemizin hem de ülkemizin yurtdışında tanıtılmasına katkı sağlayacaktır. Üniversitemizin akademisyenleri, idari personeli ve öğrencilerimizin tamamen gönüllülük üzerine katılacağı ve asla zorlama olmayacak bir bağış kampanya düzenleyeceğiz. Toplanan bağışlar ve bulunacak diğer kaynaklarla mütevazı bir şehitliğimizi yaptıracağız veya restore edeceğiz. Bütün ÇOMÜ ailesi olarak bunun gururunu yaşayacağımızı düşünüyoruz. Bunun ÇOMÜ ailesi arasındaki birlik ve beraberlik duygularını artıracağını ve ailemiz içinde gönüllerin yumuşamasını sağlayacağını düşünüyoruz. Çanakkale Savaşı’nın 100. Yılında gerçekleştireceğimiz 2014-2015 Eğitim Öğretim Yılı Mezuniyet Törenini, Çanakkale Savaşı’nda genç yaşta şehit olan askerlerimize ithaf edeceğiz. Çünkü onlar mezun olan öğrencilerimizin yaşında vatanımızı kurtarmak için canlarını vermiş kahraman gençlerimizdir. Bu törenle hem öğrencilerimizin mezuniyetine sevineceğiz hem de aynı yaşta şehit olan gençlerimizi rahmet ve şükranla anacağız” diye konuştu.
